TEMEL ANALİZ

 Temel Analiz, makroekonomik seviyede yapılan analizdir. Piyasadaki arz ve talebi incelerken, Temel Analizin vazgeçilmez konuları olan ekonomik, politik ve sosyal veriler analiz edilir. Forex piyasasında fiyatlar, enflasyon, işsizlik oranları, faiz oranları, jeopolitik olaylar ve üretim değerleri gibi makroekonomik faktörlerden etkilenir. Dikkat edilmesi gereken bu faktörler dışında, paritenin, emtianın ve endekslerin hangi olay, haber ve açıklamalardan etkilendiğini bilmeniz ve düzenli olarak bu açıklamaları takip etmenizdir. Temel analizde, tüm faktör ve olayların açıklanan oranlarının pariteler, emtialar ve endeksler üzerinde nasıl bir etki yaratacağı önemli diğer bir konudur.

Temel analizdeki bazı önemli göstergeler şu şekildedir:

Merkez Bankaları

Merkez Bankası ülkede var olan para piyasası politikalarının oluşturulması ve yürütülmesi ile fiyat istikrarının sağlanması ve gerekli tüm denetimlerin gerçekleştirilmesi amacıyla faaliyet gösteren bir kurumdur. Bu açıdan Merkez Bankası’nın ekonomideki yeri çok önemlidir.

Merkez Bankası’nın ekonomiye destek verdiği noktalardan bir tanesi para piyasalarında istikrarın sağlanmasına yarattığı etkidir. Ülkenin para sistemini kontrol altına alarak ekonomik istikrarın devamlılığını sağlayan Merkez Bankası bu doğrultuda para ve kredi arzını maliyet ve elde edilebilirlik durumunu düzenleyerek ekonomik anlamda başarıyı amaçlamaktadır. Bunun yanı sıra tasarruf sahipleri ve yatırımcıların güven duyacağı kurumların bulunduğu bir ortam için gerekli düzenlemeleri yaparak fon- yatırım dağılımı dengelemeye çalışan bir kurum olarak karşımıza çıkmaktadır. Devamında da enflasyon işsizlik ve ekonomik gerilemeleri önüne geçilmesi için büyük etkisi olmaktadır.

Merkez Bankası’nın ekonomiye olan etkilerinden biri de finansal aracılar açısından olmaktadır. Ülkede faaliyet gösteren banka ve benzeri finansal kuruluşların kredilendirilme likidite sağlama bankacılık rezervlerini kontrol etme gibi kaynak sağlama faaliyetlerinin yanı sıra denetleme ve gerekli ekonomik durumlarda faiz ve mevduat faiz oranlarında değişikliğe gitme gibi faaliyetleri bulunmaktadır. Bu açıdan ülkenin ekonomisinde yer alan finansal aracıların düzenli ve istikrarlı çalışmasına da büyük oranda destek sağlayan bir kurum olarak nitelendirilmektedir.

TCMB

Merkez Bankası 3 Ekim 1931 tarihinde faaliyete geçmiştir. TCMB günümüzde fiyat istikrarının sağlanması için enflasyon hedeflemesine dayanan para politikası uygulamaktadır. 
Bankanın temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır. Banka, fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacağı para politikasını ve kullanacağı para politikası araçlarını doğrudan kendisi belirler.

Bankanın temel görevleri;

 

a) Açık piyasa işlemleri yapmak,

b) Hükümetle birlikte Türk lirasının iç ve dış değerini korumak için gerekli tedbirleri

almak ve yabancı paralar ile altın karşısındaki muadeletini tespit etmeye yönelik kur rejimini belirlemek, Türk lirasının yabancı paralar karşısındaki değerinin belirlenmesi için döviz ve efektiflerin vadesiz ve vadeli alım ve satımı ile dövizlerin Türk lirası ile değişimi

ve diğer türev işlemlerini yapmak,

c) Bankaların ve Bankaca uygun görülecek diğer mali kurumların yükümlülüklerini esas

alarak zorunlu karşılıklar ve umumi disponibilite ile ilgili usul ve esasları belirlemek,

d) Reeskont ve avans işlemleri yapmak,

e) Ülke altın ve döviz rezervlerini yönetmek,

f) Türk lirasının hacim ve tedavülünü düzenlemek, ödeme ve menkul kıymet transferi ve mutabakat sistemleri kurmak, kurulmuş ve kurulacak sistemlerin kesintisiz işlemesini ve gözetimini sağlamak ve gereken düzenlemeleri yapmak, ödemeler için elektronik ortam da dahil olmak üzere kullanılacak yöntemleri ve araçları belirlemek,

g) Finansal sistemde istikrarı sağlayıcı ve para ve döviz piyasaları ile ilgili düzenleyici tedbirleri almak,

h) Mali piyasaları izlemek,

ı) Bankalardaki mevduatın vade ve türleri ile özel finans kurumlarındaki katılma

hesaplarının vadelerini belirlemektir.

Bankanın temel yetkileri;

 

a) Türkiye’de banknot ihracı imtiyazı tek elden Bankaya aittir.

b) Banka, Hükümetle birlikte enflasyon hedefini tespit eder, buna uyumlu olarak para

politikasını belirler. Banka, para politikasının uygulanmasında tek yetkili ve sorumludur.

c) Banka, fiyat istikrarını sağlamak amacıyla bu Kanunda belirtilen para politikası araçlarını kullanmaya, uygun bulacağı diğer para politikası araçlarını da doğrudan belirlemeye ve uygulamaya yetkilidir.

d) Banka, olağanüstü hallerde ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun kaynaklarının ihtiyacı karşılamaması durumunda, belirleyeceği usul ve esaslara göre bu Fona avans vermeye yetkilidir.

e) Banka, nihai kredi mercii olarak bankalara kredi verme işlerini yürütür.

f) Banka, bankaların ödünç para verme işlemlerinde ve mevduat kabulünde uygulayacakları faiz oranlarını, belirleyeceği usul ve esaslara göre bankalardan istemeye yetkilidir.

g) Banka, mali piyasaları izlemek amacıyla bankalar ve diğer mali kurumlardan ve

bunları düzenlemek ve denetlemekle görevli kurum ve kuruluşlardan gerekli bilgileri istemeye ve istatistiki bilgi toplamaya yetkilidir.

FED

Aldığı kararlarla tüm piyasaları etkileyen ABD Merkez Bankası 23 Aralık 1913 yılında aslında, ABD’deki bankacılık felaketlerinin önüne geçmek için kuruldu.

FED’in yapısı ABD Başkanı’nın atadığı Yönetim Kurulu, Açık Piyasa Komitesi (FOMC) ve 12 bölgesel Fed Başkanı’ndan oluşuyor. Para politikalarından sorumlu FED'in en önemli bölümüdür. FOMC yılda 8 defa toplanır. Komite toplantıda ekonomik durumu değerlendirip FED’in para politikalarını belirler. Bu toplantı kayıtları, üç hafta sonra açıklanır. Toplantı notlarında; alınan kararların ardındaki sebepler, üyelerin görüşleri, alınacak tedbirler, faiz kararları ve geleceğe yönelik tahminler yer alır. Bu kayıtlardaki her detay, FED'in para politikası hakkında bilgi vereceği için çok önemlidir. Açık Piyasa Komitesi toplantılarında alınan kararların geniş bir destekle alınıp alınmadığı, FED kararları için önemli bir ipucudur. Çıkan bir karara muhalif üyelerin sayısı fazla ise, bu kararın uzun süre uygulanabileceği hakkında kuşku doğabilir.

Gerek büyüklüğü ile ABD’nin dünya ekonomisi için önemi, gerekse Dolar’ın küresel ticaretteki yeri nedeni ile FED politikaları, global piyasa katılımcılarının yatırım kararlarında son derece etkili olabilmektedir.

Avrupa Merkez Bankası (ECB)

 

Avrupa Merkez Bankası Avro alanı içinde bulunan 19 ülkenin para politikasını yönetmekle yükümlü olan dünyanın en önemli merkez bankalarından biridir. 1 Haziran 1998 tarihinde Almanya, Frankfurt genel merkez olmak üzere kurulmuştur. Banka'nın temel görevi, avronun alım gücünü korumak ve avro bölgesinde fiyat istikrarını sağlamaktır. 1 Kasım 2011 tarihinden itibaren başkanlığını İtalyan ekonomist Mario Draghi yapmaktadır.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, düşük enflasyon ile mücadele konusunda çok geç harekete geçmenin ortaya çıkaracağı risklerin, erken adım atmaktan çok daha büyük olduğunu belirterek parasal genişleme sinyallerini son dönemde artırmıştır. Draghi ve ECB politikaları mutlaka yakından takip edilmelidir.

Çin Merkez Bankası (BoC)

Dünya ticaretinde birinci sırada yer alan Çin, hiç şüphesiz 2014 yılından itibaren Dünya piyasasının en önemli aktörlerinden biri haline geldi. Ülke ABD’nin arkasından dünyanın ikinci, satın alma paritesi temelinde de birinci ekonomisi unvanını taşıyor. Doğaldır ki böyle devasa bir ekonominin parasındaki küçük dalgalanmalar bile küresel ekonomiyi sallayabiliyor. Çin’deki büyüme dünya emtia fiyatlarını belirlerken, geçtiğimiz yıl atılan devalüasyon adımlarının küresel ekonomide derin izleri kaldı. Yuanın değersizleşmesi yoluyla ihracatta rekabet gücünü artırma çabaları gözlemlenen Çin ekonomisinin baş aktörü Çin Merkez Bankası’nın alacağı kararlar da gözlerden uzak tutulmamalıdır.

İngiltere Merkez Bankası (BoE)

Son yapılan referandumda Avrupa Birliği'nden ayrılma kararı çıkan İngiltere’de Merkez Bankası’nın kararları ve Başkan Carney’nin açıklamaları piyasa aktörlerinin yakın takibinde olmalıdır. İngiltere’nin AB üyeliğinden kesin olarak ayrılması durumunda riskler yayılarak, Avro Bölgesi’nde finans piyasalarını ve büyümeyi olumsuz yönde etkileyebileceği unutulmamalıdır. Ayrıca İngiltere’de politika faizinin Mart 2009’dan bu yana yüzde 0.5’te tutulduğunu da belirtmek gerekiyor.

Japonya Merkez Bankası (BoJ)

Japonya Merkez Bankası (BOJ), Başkan Haruhiko Kuroda ve çalışma arkadaşlarının negatif faiz uygulamasına son dönemde devam etmektedir. Banka, parasal tabanı genişletme hedefini 80 trilyon yende (715 milyar dolar), bankaların BOJ'da park ettikleri paraya uygulanan faizi eksi yüzde 0.1'de tutmaktadır. Ayrıca TÜFE’nin 2017 yılında %2’ye ulaşması beklenmektedir. Bilindiği gibi ülke uzun zamandır deflasyon tehdidi ile karşı karşıyadır. Uzun bir süredir, gerek kültürel nedenlerle gerekse ekonomik nedenlerle düşük enflasyon ile mücadele eden Japon Merkez Bankası, son dönemde Çin’deki ekonomik yavaşlama, petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki düşüş ve ayrıca Japon Yeni’nin uluslararası piyasalarda değer kazanması nedeni ile zor günler geçirmektedir. Öncelikli hedefi deflasyonla mücadele olan Japon Merkez Bankası Başkanı Kuroda ise tüketici fiyatlarındaki düşük seviyeler nedeniyle rekor büyüklükte olan teşvik programının yanında eksi faiz uygulama kararı almıştır.

Forex piyasasında enflasyon

Enflasyon, fiyatlar genel düzeyindeki sürekli ve hissedilir artış olarak tanımlanmaktadır. Enflasyondaki yüzdelik artışları ifade eden enflasyon oranı, ekonomi içerisindeki mal ve hizmetlerin genel olarak ne kadarlık bir hızla yükseldiğini ya da düştüğünü göstermektedir. Söz konusu bu oran, ülkenin parasının satın alma gücü ve fiyatların istikrarlı bir seyir içerisinde bulunup bulunmadığına ilişkin bir gösterge olduğu için, merkez bankaları tarafından ekonominin işlerliği içerisinde izlenen en önemli veriler arasında yer almaktadır.

Forex piyasasında faiz-kur ilişkisi

Para birimlerinin fiyatlarını etkileyen en önemli nedenlerden biri o ülkedeki faiz oranlarıdır. Ülkeler arasındaki faiz oranı farkları döviz çiftlerinin (paritelerin) değerlerinin dalgalanmasına yol açar. Örneğin, Japonya Merkez Bankası faizleri düşük tutup; İngiltere Merkez Bankası (AMB) faizleri arttırırsa, yatırımcılar sterlin üzerinden faiz geliri elde etmek için yen satıp, sterlin almak zorunda kalır ve sterline olan talep artışı değerini arttırıp yenin değerini azaltır. Bu da, GBP/JPY paritesinin artmasına sebep olur.

Forex piyasasında borsa-kur ilişkisi

Borsaların performansı, bağlı oldukları ülkelerin para birimleri üzerinde etkilidir. Borsanın yükselmesi yatırımcı güvenini arttırır. Yabancı yatırımcılar da yerel borsaya ilgi göstermeye başlar. Böylece yerel para birimi daha fazla talep görür ve değer kazanır. Borsanın kötü performans göstermesi, uluslararası yatırımcılar tarafından ekonomik gidişatın kötüleşeceğine dair bir işaret olarak algılanıp daha güvenli limanlara doğru bir sermaye çıkışı başlar ve para birimi değer kaybeder.

ABD Tarım Dışı istihdam Verisi

Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD’nin tarım dışı istihdam değişimi verileri küresel yatırımcılar tarafından her zaman dikkatle takip edilmektedir. ABD için genelde her ayın ilk haftasında açıklanan tarım dışı istihdam rakamı, ilgili aydaki tarım sektörü dışında çalışanların sayısındaki değişiklikleri gösterir. Tarım dışı istihdam değişimi verisinin ülkedeki politika yapıcılarının kararlarında da etkili olduğu görülmektedir. Bu çerçeve içinde de söz konusu verinin önemi daha da artmaktadır. Özellikle 200 bin üzeri bir rakamın ABD ekonomisinde olumlu olarak karşılandığını, 2014 ve 2015 yıllarında ise 200 bin üzerinde bir ortalama yakalandığını da belirtmemiz gerekiyor.

Cari İşlemler ve Ödemeler Dengesi

Türkiye gibi, gelişmekte olan ülkelerde, cari işlemler açığının artması ekonomik büyümenin artışına işaret edebilir. Fakat cari açığın artması devletin giderek borçlandığını gösterir ve enflasyonu arttırıcı bir unsurdur. Ancak gelişmiş ülkelerde, yani tüketiminden daha fazla üretebilen ülkelerde cari fazla oluşur ve ülke dış finansman yoluyla büyümesini sağlayabilir.

İşsizlik Oranı

İşsizlik oranı, çalışmak istediği halde iş bulamayan hane halkının, nüfustaki toplam işgücüne oranıdır. İşsizliğin düşük olması ise ülkede daha fazla üretime sebep olduğu için ekonomik büyümeyi olumlu destekler. İşsizlik verisi ülkenin ekonomik durumunu hakkında uzun vadeli fikir veren bir göstergedir. İşsizliğin düşük olduğu ülkelerin para birimi değer kazanırken, yüksek olduğu ülkelerde değer kaybeder.

Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH)

GSYİH ülkenin ekonomik büyüklüğünü ölçmeye yarayan önemli göstergelerden biridir.

GSYİH, bir ülke sınırları içerisinde, belli bir zaman diliminde üretilen tüm nihai mal ve hizmet toplamının ülkenin para birimi cinsinden değeridir. GSYİH'daki değişim, ülke ekonomisindeki büyümeyi veya daralmayı gösteren önemli bir makroekonomik veridir.

Bir ülkenin GSYİH’nın yükseliyor olması, o ülkedeki yaşam standartının da yükseliyor olduğu anlamına gelir.